Depremdeki yıkımın başlıca sorumlularından Çevre Bakanlığı’nın yetkileri artırıldı. TMMOB Genel Sekreteri Gül “Arka planında bilimsel ve teknik hesapların değil rant ve seçim kaygısının olduğu çok açık ortada” dedi.
Binlerce insanın ölümüne neden olan felakette ders çıkarmayan iktidar denetimsiz, meslek odalarının bulunmadığı bir süreç başlattı. Olağanüstü hal (OHAL) kapsamında Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın yetkileri artırıldı. Denetimsiz bir şekilde faaliyetlerini yürütecek olan Bakanlık aynı zamanda orman ve mera alanlarını imara açabilecek. Planların askıya çıkartılmadan halktan saklanacağı süreçte ayrıca itiraz hakkı da olmayacak. Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği (TMMOB) Genel Sekreteri Dersim Gül, “Bilimi ve tekniği reddeden bir kararname” değerlendirmesinde bulundu.
Merkez üssü Maraş olan ve 10 ili yıkan depremler sonrası OHAL kapsamında yayımlanan “Yerleşme ve Yapılaşmaya İlişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi” tepki çekti.
Yaşanmaz kentler
Gelecek yüzlerce yıl boyunca milyonların yaşantısına şekil verecek bir süreçte alelacele yayımlanan bir OHAL kararnamesi düzenlendiğini belirten TMMOB Genel Sekreteri Gül, “Kentlerimiz plansızlığın ağır sonuçlarını yaşıyorken bunun üzerine plansız yeni yerleşimler inşa etmek intihardır. Bu, kabul edilemez. Kararname ile planlama tamamen yok sayılmış. Bir kent konutu, sanayisi, altyapısı, ulaşımı, ticaretiyle, tarihi dokusuyla bir bütündür. Şehirler sadece binalardan ibaret değildir. Şehirlerin tek sorunu deprem ve fay hatları da değildir. Yeni yer tespiti için fay hattı mesafesi, zemin elverişliliği ve yerleşim yerlerine yakınlığı gibi kriterler gözetilerek karar verileceği ifade ediliyor. Bu kriterlere bakarak sadece depreme dayanıklı bina yapılabilir, şehirler yapılamaz. Bina yapmayı şehircilik sanan bir anlayışla karşı karşıyayız. En iyi bildikleri iş rant yaratmak ve bunu yandaşlarına aktarmak. Bir felakete dönüşen depremin sonuçlarını da rant ekonomilerine can suyu vermek için kullanmaya çalışıyorlar” diye konuştu.
“Birkaç zemin sondajı yaparak her şeye karar verilmiş” diyen Gül, “Bilim ve teknikten anladıkları şey bu. Uygun zemin üzerine beton dökerek sorun çözebileceklerini sanıyorlar. Aklı, bilimi ve tekniği yok sayanlar, yeni şehirler kurarak gelecekte daha büyük sorunlar yaşamamıza yol açacak. Meralar ve ormanlık alanlar mutlak korumamız gereken hayati öneme sahip alanlar. Depremden sonra yeni yerleşim yerlerinin meralar ve ormanlık alanlar üzerine kurulacak olması yaşanmaz kentlerin oluşumuna neden olacak” ifadelerini kullandı.
Acilen iptal edilmeli
Kararnamenin acilen iptal edilmesi için çağrıda bulunan Gül şöyle konuştu: “Kararnamenin arka planında bilimsel ve teknik hesapların değil rant ve seçim kaygısının olduğu çok açık ortada. Günlük yaşamdan mimariye tüm alanlar AKP’nin siyasal hegemonyası altından tektipleştirilmeye çalışılıyor. Yaşadığımız facianın ardından bile zaman kaybetmeden kendi siyasal ajandaları doğrultusunda işlere girişmeye başladılar. Meğer arama kurtarma çalışmalarından sağlanamayan geçici barınma alanlarına kadar sahada göremediğimiz iktidar, depremden rant çıkarmanın planlarını yapmakla meşgulmüş. Bu süreç tek adamın direktifleriyle değil, akıl ve bilim yolunda, bilim insanlarının ve ilgili toplumsal kesimlerinin katılımıyla gerçekleştirilmelidir.”
TMMOB’ye bağlı Şehir Plancıları Odası tarafından yapılan açıklamada ise “Yaşanan kayıplardan, felaketten ders çıkarmayan bu anlayışı karşısında tüm halkımıza sesleniyoruz: Geleceğimizin de enkaza dönüşmemesi için bu akıl dışılığı birlikte durdurmaya; yaşam hakkımıza, bilime, tekniğe, geleceğimize sahip çıkmaya çağırıyoruz” denildi.
Hedef yine ormanlar
Kararnameye akademisyenler, hukukçular ve sivil toplum örgütleri de tepki gösterdi.
Kuzey Ormanları Savunması: Çıkarılan kararname ile deprem bölgelerinde, ormanları inşaata açmak çok daha kolaylaştı. Orman Bakanlığı devre dışı bırakıldı, ormanlar, meralar Çevre Şehircilik Bakanlığı’na teslim edildi. Doğayı yok saydığımız için canımızdan oluyoruz bunu hala görmüyor musunuz?
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Orman Fakültesi Orman Botaniği Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Ünal Akkemik: Deprem bölgesindeki yapılaşma sürecinde yine ilk akla orman alanların orman dışına çıkarılması geldi. Üstelik bu süreçte Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkili olacak. Bilimsel altyapısı oluşturulmadan alınan bu kararlar yine yanlış sonuçlar doğuracak.
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Orman Fakültesi Ormancılık Politikası ve Yönetimi Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Cihan Erdönmez: Kararname ile ÇŞİD Bakanlığı orman alanlarını inşaata açabilecek. Yazıklar olsun! Sadece orman alanları değil mera alanları da inşaata açılabilecek. Bu tür alanların inşaata açılma yetkisi ÇŞİD Bakanlığı’nda. Tarım ve Orman Bakanlığı’na sormasına bile gerek yok. Buraları orman ve mera alanından çıkardım diyecek, olacak bitecek. Daha neler göreceğiz!
Avukat Tuncay Koç: OHAL KHK’si ile Çevre Bakanlığı’na korkunç yetkiler verildi. Orman, mera yapılaşmaya açılacak. Plana askı suresi yok, itiraz yok. Mülkiyette tek yetkili bakanlık. Mezar soygunculuğu da devreye girdi.
Birgün / Gökay Başcan -25 Şubat 2023