Datça ilçesinde bir araya gelen çok sayıda kişi ekonomik kriz ve hayat pahalılığını protesto etti
Yete Gari Platformu, ekonomik kriz, hayat pahalılığı ve yoksulluğa karşı Muğla Datça ilçesinde açıklama düzenledi. Şenkaya Kavşağı’nda bir araya gelen kitle açıklamanın yapılacağı Cumhuriyet Meydanı’na kadar yürüyüş yaptı. “Zamlar geri alınsın. Yete gari geçinemiyoruz” pankartının açıldığı yürüyüş sırasında sık sık “Milyonlar aç milyonlar işsiz yıkılsın bu bozuk düzeniniz”, “Susma sustukça bu kriz büyüyecek”, “Hükümet istifa” ve “Kemerini değil yumruğunu sık” sloganları atıldı. Yüzlerce kişinin katıldığı açıklamaya iktidarın ülkeyi ağır bir ekonomik krizinin içine soktuğu belirtilerek, bu durumun halkın mücadelesi ile geçeceği mesajı verildi.
Yete Gari Platformu üyesi Muazzez Dalaslan, elektriğe, kiraya, akaryakıta, meyveye, sebzeye, ete gelen zamlardan sonra markete, pazara gitmeye korkar olduklarını söyledi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 61,14 olarak açıklanan enflasyonun gerçekçi olmadığını vurgulayan Dalaslan, “Gerçek enflasyonun bunun çok üstünde olduğunu faturalarımızdan, dolmayan alışveriş poşetlerimizden, kredi kartı ekstrelerimizden elimize geçer geçmez tükenen maaşlarımızdan biliyoruz. Enflasyon Araştırma Grubu’nun gerçek enflasyonun yüzde 142’nin üzerinde olduğu açıklaması da malum olanı doğruluyor. Devletin birçok kademesinde yandaş partizanlar üç, beş ayrı yerden işe gitmeden maaşlarını alıyor. Altın varaklı saraylarda süren şaşalı hayatlar bu krizden etkilenmezken emeğiyle yaşamaya çalışan bizler market raflarına bakmaya korkuyoruz” dedi.
“Bu soygun düzenine mahkum değiliz”
İktidarın istikrarlı biçimde sermaye yanlısı politikalar izlediğini belirten Dalaslan, bugün yaşanılan ağır ekonomik çöküşün gerçek sorumlusunun iktidar olduğuna dikkati çekti. Buna rağmen düzenin krizlerinin yükünü emekçilerin çektiğini kaydeden Dalaslan, “Bu düzen var olduğu günden beri emek gücünü satarak yaşamını sürdürmek zorunda olan milyonlar için her zaman yoksulluk, ucu ucuna yaşamak, işsiz ve aç kalma korkusu anlamına geldi. Bu düzen dün de bize bundan fazlasını vadetmedi, bugün de vadetmiyor. Ama bu böyle gitmez. Bu gidişe son vermek zorundayız. Bu soygun düzenine mahkum değiliz. Bu krizi biz yaratmadık ve faturasını da biz ödemeyeceğiz. Bize aynı gemideyiz diyenler, lüks içinde yaşamaya devam ederken, bizim payımıza her gün daha fazla açlık, daha fazla yoksulluk düşmesine razı değiliz” diye belirtti.
“Bu günleri sonlandırmak hepimizin ellerindedir”
“Bu duruma karşı çıkanlar bu karanlık günlere son verecek olanlardır” diyen Dalaslan, “Biz geceleri aç yatmadığımız, yarın çocuğumuza ne yedireceğiz, nasıl geçineceğiz, nasıl barınacağız, nasıl ısınacağız diye düşünmediğimiz insanca bir yaşam istiyoruz. Bu devran elbet dönecek. Her şeyimizi elimizden aldılar ama umudumuzu alamayacaklar. İktidarın politikaları bugüne kadar milyonların derdine çare olmadığını ve bundan sonra da olmayacağını biliyoruz. Bu günleri sonlandırmak hepimizin ellerindedir. Israrla ‘Artık yete gari” diyoruz. İnsanca yaşamak istiyoruz ve bu konuda ısrarcıyız. Patronlardan yana değil halktan, emekçilerden yana bir düzen istiyoruz! Bu düzeni mücadele ederek kuracağız” diye konuştu.
