Kolombiya’daki gösterilerin en büyük özelliği, katılanların çok çok genç olması. Bogota ile Medellin arasındaki otobanları kesenler, barikatlar kuranlar arasında 30’undan büyük kimse göremezsiniz…
Kolombiya’da protesto gösterileri her yeri sardı. Özellikle beş kentte, Bogotá, Cali, Medellín, Manizales ve Palmira’da sokaklar barikatlarla dolu. Sağcı-faşist Duque hükümetinin, bardağı taşıran son vergi yasası ile başlayan, ‘Nacional del Paro-Ulusal işsizlik grevi’, hükümet yasayı geri çekmesine rağmen devam ediyor.
Buna karşı Kolombiya devleti, ‘geleneksel’ davranışını gösteriyor: Katlediyor. Protesto gösterilerinin üzerinden henüz bir hafta geçmesine rağmen, açıklanan en düşük ölü sayısı 30. Ayrıca yüzlerce yaralı ve yüze yakın haber alınamayan insan var. Özellikle ‘İsyana Karşı Seyyar Birlik-ESMAD’ın halka uyguladığı şiddet, Kolombiya ölçülerine göre bile çok. Kolombiya devleti öldürmeye devam ediyor…
Bütün bu olanları, Kolombiya’da gerilla hareketi FARC’ın son kongresinde birlikte olduğumuz, Fotoğrafçı ve Akademisyen David Graaff dün konuştuğumuzda şöyle anlatıyor:
“Bu sadece vergi reformuna karşı bir isyan değil, bu her şeyi tetikledi o kadar. Zaten hükümet onu geri çekti ama protestolar sürüyor. Kolombiya ekonomik olarak çok kötü günler yaşıyor. İşsizlik çok yüksek boyutlarda ve birçok insan özellikle son zamanlarda işlerini kaybetti ve yaşama seviyeleri iyice düştü. Bunların üstüne, özellikle kırsal bölgelerde bitmek bilmeyen ve hatta artan, polisin ve paramiliterlerin uyguladığı şiddet, artık yaşamı çekilmez hale sokuyor. Bu gösterilerin en büyük özelliği ise, katılanların çok çok genç olması. Mesela Bogota ile Medellin arasındaki otobanları kesenler, barikatlar kuranlar arasında 30’undan büyük insan göremezsiniz ve çok büyük çoğunluğu 20 yaşlarında. Çünkü onların, hiçbirinin, geleceği yok. Okullara gidiyorlar, üniversiteleri bitiriyorlar ama gidip ‘call center’da çalışmak dışında hiçbir şansları yok. Geleceklerine ilişkin hiçbir umutları yok. Bu isyan onların. Çünkü onların sesine kimse kulak vermiyor.”
-David’in vurguladığı, ‘İşsizlik ve Geleceksizlik’, eylemleri daha çok koordine eden, komitenin adına açıkça yansımış durumda zaten; ‘El Comité Nacional del Paro de Colombia-Kolombiya Ulusal İşsizlik Komitesi’!-
“Bir de çok genel olarak şunu çok rahat söyleyebilirim ki herkes onları destekliyor. Benim için sürpriz olan şey, hep sağın kazandığı yerlerde bile insanların göstericileri desteklemesi. Bunun nedenlerinden biri de ‘şiddet’. Polis bu göstericilere, en baştan, çok aşırı bir şiddetle müdahale edince, bütün insanlar tepki gösterdi. Yani benzer gösterilerde, Şili’de bir yılda ölen insanlardan daha fazla, 30’dan fazla insan, bir haftada polis şiddeti yüzünden öldü. Herkes bu gençlerin öldürülmesine çok kızgın. Yani polislerin ve paramiliterlerin saldırısı büyük problem olarak ortada. Artık herkes; ‘Devlet bizi öldürüyor. Ne gösteri hakkımız var, ne sesimizi duyurma hakkımız. Devlet bizi öldürüyor.’ Diye düşünüyor.”
Buna karşın, Kolombiya devlet Başkanı Duque’ya göre ise her şey yine ‘klasik’ti. Bu bir ‘terörist’ işiydi. Hükümet vergi yasasına geri çekmesine rağmen, gösterilerin devam etmesinin nedeni buydu. Barış imzalamasına rağmen, dağılmayı reddeden FARC ve hâlâ silahlı mücadele eden FARC’ın diğer kısmı ve özellikle ELN’li ‘teröristlerin’ kışkırtmasından başka bir şey değildi bu gösteriler.
David Graaff ise buna hiç katılmıyor; “Gerek FARC gerekse ELN bu gösterilerde ne karar vericiler, ne de liderlik ediyorlar. Böyle bir kapasiteleri yok, özellikle kentlerde. İki örgüt de ve yasal parti olarak FARC da gösterileri destekliyor ama bu daha çok gösterilere katılmak şeklinde, tabii ki silahsız. En önemlisi kesinlikle ne liderlik yapanlar ne de karar vericiler onlar değil. Belki gece polis bazı gecekondu yerlerine saldırıp büyük bir şiddet uyguladığında, ELN’nin silahla müdahale etmesi söz konusu olabilir ama buna da ‘belki’, diyorum” diye açıklıyor.
Yasal parti ‘FARC’ın lideri, Rodrigo Londoño eski adıyla ‘Kumandan Timochenko’nun yorumu, bunun aynı zamanda imzalanan barış anlaşmasında var olan; ‘Herkesin, protesto hakkına sahip olduğu’ kuralının ihlali olduğu ve bu yüzden hükümetin BM nezdinde yapılan bu anlaşmayı çiğnediği şeklinde. Yani bu aynı zamanda bir uluslararası mesele.
Zaten FARC, barış anlaşmasından sonra etkisini oldukça yitirmiş halde. Eski gerillalarının hâlâ birlikte yaşadığı yerleşim yerlerinden birinde, yine eski FARC gerillası Miguel ile bunu konuştuğumda, “Sana buradan ancak senin gibi seyredebiliyoruz, desem daha doğru olur. Duque hükümetinin yaptıklarına artık hiç kimse katlanamıyor” diyor. Kırsal bölgelerde gösteriler yapılsa da isyanın merkezi oralar değil…
Bugün, Dünyanın Sokakları’ndan size şunu söyleyebilirim ki bütün dünya bıçak sırtında ve Kolombiya’da Z kuşağı isyanda…