ÇOCUK HAKLARI MI?

İrfan Taşkıran

Kapitalizmin ruhu, sorunları yaratıp, oradan bir rant elde etmeyle tarif edilebilir. Konut sorunu, trafik sorunu, çevre ve hava kirliliği sorunu… Birde, başına sömürü – işgal altında bir halkı ekleyerek oluşan kavramlar var. Kürt Sorunu, Filistin Sorunu gibi. Bunlar da üsttekiler gibi, çözüme kavuşturmak için değil, iğdiş edip, rant- çıkar sağlamak için kullanılır.

Uzadı farkındayım, ama biraz daha sabır. Birde haklar var kapitalizmde. Kadın hakları, hayvan hakları, insan hakları, işçi hakları vb. Bir yerde, sömürülen, istismar edilen, varlığı inkâr edilen kim ve ne varsa, emin olun, onların haklarından bahsedilir. Mesela, çevrenizde, sömürme hakkının gasp edilmesinden şikayet eden, patron hakları diye bir şeylerden bahseden kimse var mı? Sosyalist bir ülkede olabilir elbette, bu hakları ellerinden alınacağı için, bas bas bağırabilirler.

20 Kasım, Çocuk Hakları Günü olarak biliniyor. Çocukları korumak ve yaşam koşullarını iyileştirmek adına 20 Kasım 1989 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından ‘Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’ imzalanmış ve o tarihten günümüze 20 Kasım ‘Dünya Çocuk Hakları Günü’ olarak ilan edilmiştir.

Yapısı gereği, sömürülmeye, istismara, hakları gasp edilmeye en açık gruplardan biri olarak çocukların, geleceğimizin teminatı yalanlarıyla ele alınmasına bakmayın. Çocuk işçiliği, çocuk gelinler, çocuk istismarı, kapitalistler için kârlı alanlardır. Bu kahrolası düzende, çocuk pornosu diye bir sektör var. Çocuk kölelerle seks yapmak için düzenlenen turlar. Sonra çocuk hakları. Bir geçsinler bunu. Her konuda olduğu gibi bu konuda da iki yüzlü bu sistem.

Artık iyiden iyiye kapımızdan içeri giren savaş, en büyük yarayı çocuklar üzerinde açıyor. Açlık ve yoksullukta aynı şekilde en fazla çocuklar üzerinde hasar bırakıyor. Değiştirme iradesine sahip olmayan, fikri sorulmayan, düşünceleri egemenlerce önemsenmeyen bir gruptan bahsediyoruz.

UNICEF rakamlarına göre, 2021 yılında, dünyada çocuk işçilerin sayısı, 160 milyona ulaştı. Bu, muhtemelen, belirlenebilen kısmı.

Ülkemizdeki 23 milyon çocuktan 2 milyonu çalışma yaşamının içinde. TÜİK bu rakamın 720 bin civarında olduğunu söylüyor. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) verilerine göre, 2013’te 59 çocuk, 2014’te 54 çocuk, 2015’te 63 çocuk, 2016’da 56 çocuk, 2017’de 60 çocuk, 2018’de 67 çocuk, 2019’da 67 çocuk, 2020’de 68 çocuk 2021’de 62, 2022’nin ilk beş ayında 15 çocuk; toplam en az 571 çocuk çalışırken yaşamını yitirdi. Elbette, göçmen işçi çocukların sayısı da oldukça fazla.

Bütün sorunların kaynağı olan kapitalizm, insanlığın karanlığa mahkum ediyor. Çocukların, bu dünyadaki tek yükümlülüğü, oyun oynamak olmalı. Hayal güçleriyle, tertemiz yürekleriyle, bu dünyanın yaşamaya değer olmasını sağlayan çocukları kurtaracak olan, sadece ve sadece sosyalizm olabilir. Bunun aksi, “ bir bebekten bir katil yaratan” bu düzenin insanı ve insana dair herşeyi çürütmesi demek olacaktır.

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz