Migros depo işçileri, anayasal haklarını kullanarak DGD-sen Sendikasına üye olduktan sonra tazminatsız olacak şekilde işten atıldılar ve direnişe geçtiler. Asgari ücretle çalışan işçilerin talebi saat ücretlerinin 4 TL artırılmasından ibaret. Kendi ifadeleriyle bir ekmek parası.
Migros’ un bağlı olduğu Anadolu Grubu, depo işçilerini taşeron şirketler aracılığıyla çalıştırıyor. Sağlıksız, işçi güvenliğinden uzak koşullarda, uzun sürelerle çalışmak zorunda bırakılan işçiler, işten atma saldırısı üzerine Esenyurt’ta bulunan depo önünde direnişe başladı. İşçiler direnişin daha ilk gününde depo önünden gözaltına alındı ama yılmadı. Sosyal medyada yapılan çağrılar üzerine, birçok toplumsal kesim Migros mağazalarında kasa kilitleme eylemleri yapıyor.
İşçiler direnişin 14. gününde, Anadolu Grubu patronu Tuncay Özilhan’a ait villanın önünde bir araya geldi. Yaklaşık yüz işçi ve sendika yöneticileri, villanın önünde taleplerini haykırıp, kendilerine yapılanları protesto etti.
Yüz işçiye karşılık alana gelen beş yüz kişilik çevik kuvvet polisi işçileri darbederek, ters kelepçe ile gözaltına aldı. Gözaltılar aynı akşam saatlerinde serbest bırakıldı. Demek ki, ekmeğine, onuruna sahip çıkmanın bedeli birkaç saatlik gözaltından ibaretmiş.
Yakın zamanda, benzer sebeplerle fabrika isgali yapan Farplas işçileri de ters kelepçe yapılarak gözaltına alınmıştı. Farplas’ta ‘ sizi buradan can kaybı pahasına çıkaracağız’ diyen polis, Migros işçilerinin bir arkadaşlarının kalbi sıkışması üzerine istediği yardımı da alamadı. Gözaltından çıkan işçiler, ertesi gün direniş yerine yeniden gelirken, kendilerine yapılan kötü muamelenin gözaltı aracında da devam ettiğini, saat 23’e kadar emniyette aç susuz bekletildiklerini söylüyor.
Çalışma bakanı Vedat Bilgin, direnişin 16. gününde, Migros depo işçilerinden gelen şikayetler üzerine çalışma başlattıklarını, hiçbir işçi ve emekçiyi ezdirmeyeceklerini Twittledi.
İşte size devlet, hükümet. Ne derseniz deyin. İçişleri bakanlığı işçileri karga tulumba emniyete götürür, çalışma bakanının haberi bile olmaz.
Karanlık medya, işçilerin yurt çapında yarattığı fırtınayı görmez, Bakan Bey’in twitini kaçırmaz ama. Bakanın dokunaklı sözleri hoş ama boştur. Buna karşın, yürüyen direnişler büyüdükçe, doğru eylem tarzlarıyla gündem olma ve kazanma şansı da büyüyecektir.
Farklı sektörlerden işçilerin, öğrencilerin, sanatçıların, taraftar gruplarının, halkın verdiği destek, Migros işçilerinin gücüne güç katmakla kalmıyor, direnişin kazanma şansını da büyütüyor. Birlikten doğan kuvvet, örgütlü mücadelenin önemini gösteriyor.
Direnen İşçilerçiler Yenilmez!
Migros İşçisi Yalnız Değildir!
