Kaynak / Harici
Yeni bir araştırmaya göre özel hane halklarının yıl sonunda brüt finansal varlıkları 269 trilyon avro ve bunun yüzde 85’ine yüzde 10’luk bir kesim sahip.
Dünyanın en büyük sigorta grubu Allianz, perşembe günü, Münih merkezli şirket 2024 yılına ait yıllık Küresel Servet Raporunu sundu.
Rapora göre, araştırmaya katılan 57 ülkedeki özel hane halklarının yıl sonunda brüt varlıkları 269 trilyon avro (borçlar düşüldükten sonra net 210 trilyon avro) idi.
Bu, finansal varlıklar 2017 ile aynı seviyede kalmasına rağmen yeni bir rekor. Yüksek enflasyon da toplam tutarı “yapay olarak” şişirmiş görünüyor.
269 trilyon avro, “iktisadi faaliyetin” yüzde 283’üne karşılık geliyor. Eşitsiz dağılım şaşırtıcı değil: En zengin yüzde 10’luk kesim, yani araştırmaya dahil edilen ülkelerdeki yaklaşık 570 milyon kişi, toplam net finansal varlıkların yüzde 85’ine sahip.
Nüfusun alt yarısı, yani yaklaşık 2,9 milyar insan için neredeyse hiçbir şey kalmamıştır, çünkü en yoksul yüzde 10’luk kesimdeki insanlar ortalama 3.200 avro borçlu.
Küresel olarak, zenginler yoksullara karşı sınıf mücadelesini şimdilik kazanmış gibi görünüyor. Allianz raporunda, “Eşitsizlik yıllardır önemli bir siyasi konu olmasına rağmen, daha fazla eşitlik yönünde hiçbir ilerleme kaydedilmemiştir,” deniyor.
Raporda nakit, banka mevduatları, menkul kıymetler ve sigorta şirketleri ile emeklilik fonlarına karşı alacaklar değerlendirilmiş, fakat gayrimenkuller değerlendirilmemiş.
Verilere göre, rapora dahil edilen 57 ülke, küresel iktisadi üretimin yüzde 91’ini ve dünya nüfusunun yüzde 72’sini temsil ediyor.
Allianz iktisatçıları, 2025 yılı için finansal varlıklarda yüzde 6’lık daha yavaş bir büyüme bekliyor. Gerekçeleri ise, borsalarda olası bir gerileme ve ABD ticaret politikasına ilişkin belirsizlik. Bu durum, “yatırım ve tasarruf kararları üzerinde bir gölge oluşturuyor.”
Fakat yazarlar, ABD Başkanı Donald Trump’ın başlangıçta ABD’deki varlık büyümesine hızlandırıcı bir etki yaptığını belirtiyor. 2017 yılına, yani ilk görev döneminin başlangıcına kadar, ABD varlık büyümesi açısından geride kalmıştı.
Fakat Trump’ın Çin ile girdiği ticaret savaşı, “kesintisiz küreselleşmenin ve gelişmekte olan pazarların küresel iş bölümüne giderek daha fazla entegre olmasının sonunu” işaret etti.
Rapora göre, 2017’den önceki on yılda büyüme avantajları yüzde 14’ün biraz altındaydı, fakat o zamandan bu yana yüzde 4’e kadar önemli ölçüde azaldı.
Finansal varlıklar açısından, zengin ve yoksul ülkeler arasındaki yakınlaşma süreci de durma noktasına geldi. Rapora göre ABD, bugün dünyanın en eşitsiz ülkeleri arasında yer alarak açık ara liderliğini sürdürüyor.
Rapora göre, Çin’de son 20 yılda yaşanan iktisadi ve toplumsal değişiklikler, “en zengin yüzde 10’un servet payının başka hiçbir yerde bu kadar keskin bir şekilde artmadığı” anlamına geliyor (17,3 puan artış).
“Genel refahın muazzam artışı”na ek olarak, bu durum “gerçek bir üst sınıfın ortaya çıkmasına katkıda bulunmuş” gibi görünüyor ama servet yoğunlaşması son beş yılda değişmemiş.
Rapora göre, Almanların net finansal varlıkları kişi başına yüzde 9,6 artarak 86.800 avroya ve toplamda 9 trilyon avronun üzerine çıktı. Bu, Almanya’yı 2004’teki 17. sıradan dünya çapında 13. sıraya yükseltti. Verilere göre, 311.000 avro ile ABD başı çekiyor, onu İsviçre ve Singapur izliyor.
