Bolu TÜVTÜRK Araç Muayene İstasyonu’nda Nakliyat-İş’e üye oldukları için Kod 29 gerekçe gösterilerek tazminatsız bir şekilde işten atılan üç işçi direnişe başladı.
Bolu TÜVTÜRK Araç Muayene İstasyonu’nda çalışan üç işçi, DİSK’e bağlı Nakliyat-İş Sendikası’na üye oldukları için Kod 29 gerekçe gösterilerek tazminatsız bir şekilde işten atılmıştı. COVID-19 pandemisi sürecinde işten çıkarma yasağının “istisnası” olan Kod 29, patronlara, “ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan davranışlar” sergilediği gerekçesiyle işçilerin iş akdinin feshedilmesi imkânı tanıyor.
Nakliyat-İş, haksız ve hukuksuz işten atılmaları protesto etmek ve sonrasında direniş başlatmak için bugün (25 Şubat) Bolu TÜVTÜRK Araç Muayene İstasyonu önündeydi. Eyleme Nakliyat-İş Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu, sendika yöneticileri, sendika üyesi işçiler katıldı.
Eylemde konuşan Küçükosmanoğlu, “İşçilerin daha insanca yaşayacakları bir ücret ve çalışma koşulları için anayasal haklarını kullanarak sendikamıza üye oldular. Ancak işverenin, Bolu TÜVTÜRK Araç Muayene İstasyonları kurulduğu günden beri, 12 yıldır orada çalışan 3 işçi arkadaşımızı dünyanın tamamını etkileyen zor koşullarda, pandemi koşullarında tazminatsız olarak işten çıkartıldı” dedi.
Kendisini Bolu Bey’i sanan patrona karşı bizler de Köroğluyuz!
İşverenin hak-hukuk tanımadığını ve işçi haklarına saygı duymadığını belirten Küçükosmanoğlu, sözlerinin devamında şunları kaydetti:
İşçilerin 4857 Sayılı Yasa ve Yönetmeliklere dayanarak sahip oldukları yasal haklara saygı duymamaktadır. İşçiler yeri geldiğinde fazla mesai almadan 12 saatten fazla çalıştırılıyor. İşçileri kölelik koşullarında çalışmaya zorlamaktadırlar. 12 yıldır çalışan işçilerin aldıkları ücret asgari ücretin biraz üstünde bir ücrettir. Bu bakımdan doğal olarak işçi arkadaşlarımız gördükleri baskı ve zorlamaya karşı kendisini Bolu Beyi sana işveren karşı sendikamıza üye olmuşlardır. Ve bu gerekçeyle işten çıkartılmış, işinden ekmeğinden olmuştur.
Küçükosmanoğlu ayrıca, Nakliyat-İş’in Bolu TÜVTÜRK’te yasal çoğunluğu sağladığını ve yetki tespiti için Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na başvurduğunu hatırlatarak “Sendikalaşmadan haberi olan işveren anayasalara karşı çıkarak hileler yaparak da sendikalaşmanın önüne geçmeye çalışmaktadır” dedi.
Haklı ve onurlu mücadelemize devam edeceğiz
Bolu TÜVTÜRK işvereninin bir an önce tehdit ve baskılara son vermesi, atılan üyelerinin işe geri alınması gerektiğini vurgulayan Küçükosmanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Türkiye’nin dört bir yanında devam eden TÜVTÜRK’teki işçi kıyımlarında Şanlıurfa Polçak, Kastamonu Reysaş, Muğla TÜVTÜRK Araç Muayene istasyonları, Eskişehir, Bartın, Zonguldak ve Bolu’da Toplamı 120’yi bulan TÜVTÜRK işçisi sendikalı oldukları için işinden, ekmeğinden edilmiştir. Sendikamız üyesi işçilerin diğer bölgelerde devam eden direnişleriyle birlikte bugün de Bolu TÜVTÜRK Araç Muayene İstasyonunda bu haksız hukuksuz işten atılmalara karşı direnişe başlayacağımızı ilan ettik. Türkiye’deki tüm direnişlerimiz gibi sendikasına, ekmeğine, geleceğine, onuruna sahip çıkan üyelerimiz işe geri alınıncaya, Bolu TÜVTÜRK ve diğer bölgelerde toplu iş sözleşmesi imzalanıncaya kadar haklı ve onurlu mücadelemize devam edeceğiz.
İşten atılan işçilerden Burhan Kırlıoğlu ise sendikalı oldukları için işten atıldıklarını, anayasal haklarına sahip çıkarak mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.
Eylem, “Direne direne kazanacağız”, “İnadına sendika, inadına DİSK, inadına Nakliyat-İş”, “Yaşasın Bolu taşıt muayene istasyonu direnişimiz” sloganlarıyla sonlandırıldı.
