İşçi Sağlığı ve iş Güvenliği (İSİG) Meclisi, Kasım ayı iş cinayetleri raporunu yayımladı. Rapora göre, Kasım ayında yaşamını yitirenler ile birlikte, 2022 yılının ilk 11 ayında iş cinayetlerinde yaşamını yitiren işçi sayısı en az 1658 oldu.
İSİG’in yüzde 68’ini ulusal basından; yüzde 32’sini ise işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri, sendikalar ve yerel basından edindiği bilgilere göre, Kasım ayında 127 işçi, 2022 yılının ilk on bir ayında ise en az 1658 işçi hayatını kaybetti…
İSİG raporunun detayları şöyle:
“1- Bu yıl her gün “en az” 5 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. En az diyoruz çünkü tespit ettiklerimiz basına yansıyanlar ya da bize bildirilenler. Özellikle hekimler, ölen işçilerin mesai arkadaşları ve yerelden gelen bilgiler ile sürekli bir güncelleme yapıyoruz. Örneğin son açıkladığımız rapordan sonra ilk on aya dair 10 iş cinayeti bilgisi daha geldi. Diğer yandan bu yıl Covid-19, çalışmaya bağlı kalp krizi/beyin kanamaları ve diğer nedenlere bağlı 1-2 iş cinayeti dışında meslek hastalıklarına dair ölümleri tespit edebilme imkanımız yok.
2- İş cinayetleri bu yıl da “mevsimlik çalışmanın arttığı” (esas olarak tarım) Mayıs-Eylül periyodunda artış gösterdi. Ekim ayında da iş cinayeti sayısı fazla ancak o ay Bartın Amasra maden patlaması meydana gelmişti.
3- SGK son yıllarda kendi nam ve hesabına çalışanların ölümlerini iş kazası istatistiklerine eklese de iki elin parmaklarını geçmiyor. Oysa biz iş cinayetleri istatistiklerinde çiftçi ve esnafların çalışırken ölümlerini de düzenli olarak kayıt altına alıyoruz. Ancak bu yıl geçen yıllara göre bu ölümlerde bir düşüş var, bunun nedenini “çiftçi ve esnafların da ücretliler ordusuna katılmasındaki artış” olarak değerlendiriyoruz.
4- İş cinayetlerinin yoğunlaştığı üç işkolu bulunuyor. “Güvencesiz çalışma”nın hakim olduğu inşaat, tarım ve taşımacılık. Uzun çalışma saatleri, yoğun çalışma, sigortasız çalışma ve her türlü kuralsızlığın hakim olduğu bu işkollarında sendikal örgütlenme yok gibi ya da zayıf ve belli mesleklerde öbekleniyor. Bu yıl moto kurye ölümleri de bu nedenlerden dolayı ölümlerin arttığı bir meslek olarak raporlarımızda öne çıkıyor. Şu ana kadar 50 moto kurye iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Diğer yandan sanayi işkollarındaki ölümler ilk dört sırada olmasa da sanayinin çok farklı işkollarında (maden, metal, enerji, tekstil, kimya, gıda vd.) olduğu gerçeğinin altını çizmek gerekiyor. Aslında bu işkollarının toplamını aldığımızda “sektörel olarak en fazla ölüm sanayide” meydana geliyor.
5- “İş cinayetlerinin bir numaralı nedeni trafik, servis kazaları. Ancak bu ölümler iş cinayeti olarak değil trafik kazası olarak görülüyor.” Oysa tır, kamyon, otobüs, servis minibüsü, taksi şoförleri uzun çalışma saatlerinde ve neredeyse dönüşümsüz çalışmaktalar. Diğer yandan araçların yeterli bakımı yapılmıyor ve eski araçlar kullanılıyor, yol aydınlatması veya düzenlemelerinde sorunlar var vb. Şoför ölümleri bir iş cinayetidir, yine servislerde birçok işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetmektedir. Ayrıca trafik kazaları birçok yurttaşında ölümüne neden olduğu için bir halk sağlığı sorunudur.
6- SGK iş kazası istatistiklerinde kadın işçi ölümleri toplam ölümlerin yüzde 2’sidir. Oysa biz kısıtlı olanaklarımızla 3-4 kat daha fazla kadın işçi ölümü tespit ediyoruz. Bu ölümler esas olarak tarımda yoğunlaştığı (sigortasız olduğu) için kayda alınmıyor. Diğer yandan bildirimler yoluyla da birçok kadın işçi ölümünü kaydediyoruz. Buradan “kadın işçi ölümlerinin saklandığı, basına yansımadığı” sonucuna ulaşabiliriz.
7- Bu yılın ilk on bir ayında 61 çocuk işçi hayatını kaybetmiş durumda. Dikkat çeken iki husus var. Birincisi “14 yaş ve altında çalışırken ölen çocukların sayısı arttı.” İkinci olarak ölümlerin merkezinde her yıl olduğu gibi tarım yer alırken “MESEM projeleriyle gündeme gelen stajyer/çırak ölümlerinde de artış” gözüküyor. Diğer yandan EYT tartışmalarının gündemde olduğu bir süreçte 51 yaş ve üzerinde 435 emekçi ölümünü kaydetmiş olduğumuz gerçeğinin altını çizmek istiyoruz.
8- Sayısı giderek artan göçmen işçilerin iş cinayeti sonucu ölümleri de artıyor. Bu yıl 84 göçmen işçi hayatını kaybetti. Bu işçilerin yüzde 67’si ise Suriyeli ve Afganistanlı. Bu durum Türkiye’de “göçmen işçiliğin mültecilik temelinde hayata geçtiği” gerçeğini ortaya koyuyor. Göçmen işçi ölümlerinin bir kısmında kimlik bilgilerine bile ulaşamıyoruz. Yine birçok göçmen işçinin kayıtsız oldukları için iş cinayetlerinin saklandığını da unutmamak gerekli.
9- İş cinayetlerinde ölen işçilerin 89’u sendikalı (Bu işçilerin 42’si Bartın Amasra’daki maden patlamasında hayatını kaybetti). Bir yandan tüm iş cinayetlerinde ölen işçilerin yüzde 5’i sendikalıdır tespitiyle “sendikalı olmak iş cinayetlerini önler” diyebiliriz. Diğer yandan Amasra örneğini de değerlendirince “sadece sendikalı olmak yetmez örgütlü de olmak gerekir” demek lazım. Zira iş cinayetlerini işçi örgütlülüğü, denetimi önler; sendikaya üye olmak ve toplu sözleşme imzalamak, Soma’da olduğu gibi Amasra’da da bu örgütlülüğün ve denetimin hayata geçirilmediğini göstermiştir.
10- İş cinayetleri esas olarak sanayileşmiş büyükşehirlerde yoğunlaşıyor. Diğer yandan tarımsal bölgelere ve her şehirdeki inşaat faaliyetlerine dikkat çekmek gerekiyor. Yine Anadolu şehirlerinin neredeyse tamamına yayılan “OSGB gerçekliği” var. On bir ayda iş cinayeti tespit edemediğimiz tek şehir ise Bitlis.
2022 yılının ilk on bir ayında iş cinayetlerinin aylara göre dağılımı şöyle: Ocak ayında 120, Şubat ayında 109, Mart ayında 122, Nisan ayında 129, Mayıs ayında 178, Haziran ayında 189, Temmuz ayında 173, Ağustos ayında 188, Eylül ayında 161, Ekim ayında 162 ve Kasım ayında 127 işçi hayatını kaybetti…
2022 yılının ilk on bir ayında iş cinayetlerinin istihdam biçimlerine göre dağılımına baktığımızda 1440 ücretli (işçi ve memur) ve 218 kendi nam ve hesabına çalışan (çiftçi ve esnaf) hayatını kaybetti. Yani ölenlerin yüzde 87’sini ücretliler yüzde 13’ünü ise kendi nam ve hesabına çalışanlar oluşturuyor…
2022 yılının ilk on bir ayında iş cinayetlerinin işkollarına göre dağılımı şöyle: İnşaat, Yol işkolunda 338 işçi; Tarım, Orman işkolunda 327 emekçi (166 işçi ve 161 çiftçi); Taşımacılık işkolunda 194 işçi; Madencilik işkolunda 100 işçi; Metal işkolunda 92 işçi; Belediye, Genel İşler işkolunda 87 işçi; Ticaret, Büro, Eğitim, Sinema işkolunda 86 emekçi; Konaklama, Eğlence işkolunda 81 işçi; Sağlık, Sosyal Hizmetler işkolunda 58 işçi; Enerji işkolunda 48 işçi; Gemi, Tersane, Deniz, Liman işkolunda 39 işçi; Petro-Kimya, Lastik işkolunda 32 işçi; Tekstil, Deri işkolunda 29 işçi; Savunma, Güvenlik işkolunda 29 işçi; Ağaç, Kâğıt işkolunda 20 işçi; Gıda, Şeker işkolunda 19 işçi; Çimento, Toprak, Cam işkolunda 14 işçi; Basın, Gazetecilik işkolunda 7 işçi; Banka, Finans, Sigorta işkolunda 3 işçi; İletişim işkolunda 2 işçi; Elimizdeki veriler ışığında çalıştığı işkolunu belirleyemediğimiz 53 işçi hayatını kaybetti…
2022 yılının ilk on bir ayında iş cinayetlerinin nedenlerine göre dağılımı şöyle: Trafik, Servis Kazası nedeniyle 376 işçi; Ezilme, Göçük nedeniyle 309 işçi; Yüksekten Düşme nedeniyle 260 işçi; Kalp Krizi, Beyin Kanaması nedeniyle 179 işçi; Patlama, Yanma nedeniyle 92 işçi; Elektrik Çarpması nedeniyle 76 işçi; Zehirlenme, Boğulma nedeniyle 71 işçi; Şiddet nedeniyle 65 işçi; İntihar nedeniyle 62 işçi; Covid-19 nedeniyle 45 işçi; Nesne Çarpması, Düşmesi nedeniyle 22 işçi; Kesilme, Kopma nedeniyle 13 işçi; Diğer nedenlerden dolayı 88 işçi hayatını kaybetti…
2022 yılının ilk on bir ayında iş cinayetlerinin cinsiyetlere göre dağılımı şöyle: 94 kadın işçi ve 1564 erkek işçi hayatını kaybetti…
2022 yılının ilk on bir ayında iş cinayetlerinin yaş gruplarına göre dağılımı şöyle: 14 yaş ve altı 26 çocuk işçi, 15-17 yaş arası 35 çocuk/genç işçi, 18-27 yaş arası 275 işçi, 28-50 yaş arası 791 işçi, 51-64 yaş arası 342 işçi, 65 yaş ve üstü 93 işçi, yaşını bilmediğimiz 96 işçi hayatını kaybetti…
2022 yılının ilk on bir ayında 84 mülteci/göçmen işçi hayatını kaybetti. Bu işçilerin geldikleri ülkelere bakarsak: 39 işçi Suriyeli; 18 işçi Afganistanlı; 7 işçi Türkmenistanlı, 4 işçi Özbekistanlı; 3’er işçi İranlı ve Rusyalı; 1’er işçi Azerbaycan, Belaruslu, Endonezyalı, Iraklı, Kuveytli, Nijeryalı, Pakistanlı, Sırbistanlı, Ukraynalı ve Yunanistanlı…
2022 yılının ilk on bir ayında iş cinayetlerinde ölenlerin 89’u (yüzde 5,36) sendikalı işçi, 1569’u ise (yüzde 94,64) sendikasız. Sendikalı işçiler madencilik, metal, belediye, kimya, enerji, sağlık, taşımacılık, tarım, iletişim, eğitim, tersane ve güvenlik işkollarında çalışıyordu.
2022 yılının ilk on bir ayında Türkiye’nin 80 şehrinde ve yurtdışında 26 ülkede iş cinayeti gerçekleştiğini tespit ettik:
229 ölüm İstanbul’da; 71 ölüm İzmir’de; 55’er ölüm Antalya ve Bursa’da; 51 ölüm Muğla’da; 49 ölüm Kocaeli’de; 48’er ölüm Denizli ve Mersin’de; 47 ölüm Bartın’da; 46 ölüm Gaziantep’te; 45 ölüm Konya’da; 42 ölüm Samsun’da; 40 ölüm Ankara’da; 39 ölüm Manisa’da; 35 ölüm Kayseri’de; 33 ölüm Aydın’da; 32 ölüm Şanlıurfa’da; 31 ölüm Balıkesir’de; 28 ölüm Sakarya’da; 27 ölüm Adana’da; 23 ölüm Zonguldak’ta; 21 ölüm Diyarbakır’da; 20 ölüm Hatay’da; 19’ar ölüm Kahramanmaraş ve Sivas’ta; 18’er ölüm Kütahya ve Malatya’da; 17’şer ölüm Çanakkale ve Trabzon’da; 16’şar ölüm Kastamonu ve Ordu’da; 14’er ölüm Adıyaman, Batman, Bolu, Çorum, Düzce, Mardin ve Tekirdağ; 12’şer ölüm Erzurum ve Şırnak’ta; 11’er ölüm Afyon ve Yalova’da; 10’ar ölüm Rize ve Uşak’ta; 9’ar ölüm Ağrı, Aksaray, Karabük ve Van’da; 8’er ölüm Bilecik, Elazığ, Eskişehir ve Tokat’ta; 7’şer ölüm Amasya, Burdur, Çankırı, Isparta, Karaman, Kırıkkale, Osmaniye ve Siirt’te; 6’şar ölüm Artvin, Edirne, Giresun, Kırşehir ve Sinop’ta; 5’er ölüm Iğdır, Kars, Kırklareli ve Niğde’de; 4’er ölüm Hakkari, Kilis ve Nevşehir’de; 3 ölüm Muş’ta; 2’şer ölüm Ardahan, Bayburt, Bingöl ve Yozgat’ta; 1’er ölüm Erzincan, Gümüşhane ve Tunceli’de; 39 ölüm Yurdışında (6 Irak, 4’er Güney Kore ve Kuzey Kıbrıs; 2’şer İsrail, Mısır, Rusya; 1’er Azerbaycan, Bosna Hersek, Brezilya, Bulgaristan, Çekya, Çin, Dominik, Gürcistan, Kazakistan, Kuveyt, Libya, Makedonya, Malta, Özbekistan, Sırbistan, Suudi Arabistan, Tunus, Yunanistan, Yurtdışı) meydana geldi…”
İş cinayetlerinde yaşamını yitiren tüm işçi kardeşlerimizi saygıyla anıyoruz.