Bugünle iki gün oldu, soğuk ve fırtına var. Dağlara kar düştü. Eski hesaba göre halen Nisan ayındayız. 13 Mayıs 1 Mayıs’a denk gelecek. Buralarda takip edilen takvim bu…
Eskiler şöyle der. “Gugu’nun kanatları aprilde karlandığı zaman son kar yağar.”
Buralarda guguk kuşuna gugu derler. Hakikaten son bir haftadır guguk kuşları sürekli ötüyor. Kar da yağdı…
Eski insanlar doğa ile çok uyumlu yaşadılar. Doğayı ve içindeki tüm canlı hayatı gözlemleyip doğru sonuçlar çıkardılar. İş programlarını da bu düzene göre yaptılar…
Teyzem, annem, yengemle eski köy yaşamı ile ilgili uzun sohbetler yapmaktan çok keyif alıyorum. O kadar güzel anlatımları var ki inanamazsınız…
Mesela asla genç bir ağacı kesmezlermiş. Mutlaka yaşlı ve kurumaya yüz tutmuş ağaçları kesip kışlık odunlarını yaparlarmış. Ağacın, taşıması zor olan yerde olması önemli değilmiş. Derin uçurumlardan sırtlarında taşırlarmış ağaçları…
Onyıllarca bu ormanlarda tek başına çalışan annelerimiz tek bir yaban hayvanı dahi görmemişler. Oysa ayı, çakal, domuz gibi yaban hayvanlarının bu coğrafyada yaşadığını çok iyi biliyoruz. Bu durumu ise şöyle açıklıyorlar; “Yaban hayvanları insana zarar vermez. Zararlı olan insandır…”
Ne güzel söz; “Zararlı olan insandır!”
Günümüzü çok iyi anlatıyor bu veciz deyiş. Kapitalizm bütün dünyada tam hakimiyetini kurunca doğa da hızla yok edilmeye başlandı. Sermaye para için her yere saldırıyor…
Son onbeş yıldır saldırılardan Karadeniz coğrafyası da nasibini fazlasıyla alıyor. HES’lerle başladılar, madenler ve taşocakları ile devam ediyorlar. Gün geçmiyor ki yeni bir bölgeden çığlık yükselmesin…
Şimdi de İkizdere saldırılardan payını aldı. Hükümetin ballı müteahhidi Cengiz İnşaat İşkencedere Vadisi’ni yağmalıyor…
Köylülerin acı feryatları para hırsının kalın duvarlarına çarpıp geri dönüyor…
İşkencedere Vadisi’nin SİT alanı olması dahi sağır kulakların açılmasına etki etmiyor. Aksine hükümetin politikalarına karşı çıkan herkes gibi İkizdere köylüleri de terörist ilan ediliyor…
Bu durum köylüleri rahatsız etmiş olacak ki her yeri Türk bayrağı ile donatmışlar. Devletin bayrağı nasıl kutsallaştırdığını çok iyi biliyorlar. Devlet ilan ettiği kendi kutsalını ezmez sanıyorlar…
Heyhat! Bilmiyorlar ki sermaye devletinin en büyük kutsalı kazanç, daha çok kazançtır…
Gugu kuşu kanadında kar taşıdı. Kar berekettir, temizliktir, yenilenmedir…
Ülkemizde işçiler, köylüler, gençler, kadınlar ve ezcümle ezilenler derinden derinden ses veriyor. Gugu kuşu gibi kanatlarında kar taşıyorlar…
Temizlik ve yenilenme yakındır…